Gizli kamera kaydının boşanma davasında etkisi
Avukat Gülden Göymen, gizli kamera kaydının boşanma davasında delil olarak kullanılması konusuna açıklık getirdi.Avukat Gülden Göymen, son yıllarda teknolojinin gelişmesiyle beraber artan gizli kamera ve türevleri ile çekilen görüntülerin,...
Avukat Gülden Göymen, gizli kamera kaydının boşanma davasında delil olarak kullanılması konusuna açıklık getirdi.
Avukat Gülden Göymen, son yıllarda teknolojinin gelişmesiyle beraber artan gizli kamera ve türevleri ile çekilen görüntülerin, boşanma davalarında delil olup olmayacağı konusunda açıklama yaptı. Aldatma nedeniyle açılan boşanma davalarında birçok kişinin merak ettiği durumun, gizli kamera kayıtlarının boşanma davasında delil olarak kullanılıp kullanılamayacağına yönelik olduğunu söyleyen Göymen, "Bu noktada Hukuk Mahkemeleri Kanunu 189’uncu maddesi ikinci bendine göre hukukun belirlediği sınırlar dışında elde edilen tüm delillerin mahkeme tarafından dikkate alınmayacağına değinilmiştir" dedi
Göymen, konu ile ilgili olarak sıkça değinilen hususlardan biri de boşanma davaları ile ilgilenen tanıma tenfiz avukatı ve aile hukuku avukatlarına sorulan soruların, "Eşim beni burada aldattı, oraya kamera kayıtlarını getirsem bir işe yarar mı?’’ gibi sorular olduğunu belirterek, "Bu soruların cevabı aslında çok basittir. Siz zaten bitmiş bir boşanma davasını tanıtmak istediğiniz için orada aldığınız görüntüler, burada bir işe yaramayacaktır" şeklinde açıkladı.
"Ses kayıtları ve gizli kamera kayıtlar için istisnai durumlar da mevcut"
Karşı tarafın bilgisi haricinde kaydedilen ses kayıtları ve gizli kamera kayıtları mahkemede delil niteliği taşımadığını söyleyen Göymen, "Fakat ses kayıtları ve gizli kamera kayıtlarının boşanma davalarında delil olarak kullanılabileceği istisnai durumlar da mevcuttur. Yargıtay verdiği emsal kararlarda gizli kamera kayıtlarının öncelikle kurgu olup olmadığına, daha sonrasında ise bu kayıtların aile konutu içerisinde kaydedilip kaydedilmediğine bakar. Yargıtay burada aile müessesinin geleceğini eşlerin özel hayatlarından önde tuttuğu için ve aile içerisinde bireylere ait özel hayatın gizliliğini ihlal edecek bir durum söz konusu olmadığı için bu kayıtlar mahkemede delil olarak değerlendirebilir" ifadelerini kullandı.
Avukat Göymen, "Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ilgili daha önce bir davadaki emsal kararında, bahsi geçen uygulamayı yani aile konutu içerisinde bireylerin özel hayatın gizliliğini ihlal edecek bir unsurun söz konusu olmadığı kanaatine hükmetmiş ve Hukuk Genel Kurulu buna rağmen yine boşanma davalarında öne sürülecek delillerin hukuk çerçevesi içerisinde elde edilmesi gerektiğini vurgu yapmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu bazı durumlarda ise çelişkili kararlara imza atmıştır. Örneğin Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin başka bir kararında aile konutu içerisinde olsa dahi gizli kamera kayıtları mahkemede delil olarak kullanılamaz hükmüne varılmıştır. Burada Yargıtay 3. Hukuk Dairesi her ne konuda olursa olsun elde edilecek delillerin hukuk çerçevesi nezdinde elde edilmesi gerektiğini vurgulamıştır" dedi.